Üretim hacmiyle yaklaşık 6 milyar dolarlık büyüklüğe sahip Türk ayakkabı endüstrisi, zorlu bir süreçten geçiyor. Yüksek maliyetler ve iş gücü kaybı gibi sorunlar yaşayan sektör, taklit ürün üretiminin tavan yapmasından dolayı da kan kaybediyor. Bu üretimin Türkiye’ye yıllık maliyeti 30 milyar lirayı buluyor. Türkiye’de giderek yaygınlaşan taklit ayakkabı üretimi; ünlü firmaların işine gelirken, yerli markaların çıkmasına da engel oluyor. Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, sektörün kamuoyunda ‘çakma’ olarak adlandırılan taklit üretim nedeniyle büyük bir sorunla karşı karşıya geldiğini belirtti
Türkiye’de yıllık 200 milyon çifte yakın sahte üretim yapıldığını vurgulayan İçten, “Çakma üretim sadece sektöre değil ülke ekonomisine de büyük zarar veriyor. Vergi ve SGK primi ödemesi başta olmak üzere yasal hiçbir mevzuata tabi olmayan bu firmalar, sektörde haksız rekabete yol açıyor. Vergi ve istihdam kayıplarını hesapladığımızda çakma ayakkabının Türkiye’ye yıllık maliyeti en az 30 milyar lirayı buluyor” diye konuştu.
İçten, çakma üretimin ülkemizin yurt dışındaki imajını da olumsuz etkilediğini söyledi. Berke İçten, sektörün yüksek maliyetler nedeniyle rekabetçiliğini kaybettiği için zor dönemden geçtiğini ve 2028’de 2 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşabilmek için hükümetten ‘destek aşısı’ beklediklerini kaydetti.
Ayakkabı ihracatı, geçen yıl adet olarak yüzde 21, değer bazında yüzde 3,2 geriledi. Aynı dönemde ithalatta bir artış meydana geldi. Son yıllarda 400-500 milyon dolar cari fazla veren sektör, 2023’ü 130 milyon dolar açıkla kapattı. Sektör, istihdamın da yüzde 25’ini kaybetti. TASD Başkanı Berke İçten, “Ocak- Nisan döneminde ihracatımız adet bazında yaklaşık yüzde 20, değer olarak yüzde 29,3 geriledi. Henüz kesin veri elimizde olmamakla birlikte ilk 4 ayda 120 milyon doların üzerinde cari açığımız var. Yani 2023’ün tamamındaki cari açığa neredeyse 4 ayda ulaşmış bulunuyoruz” bilgisini verdi.